31 Mart seçimlerine yaklaşık 54 gün kaldı.
Adaylar, sahada yoğun bir çalışma içerisinde. Doğal olarak hepsi kazancağını iddia ediyor.
Her kentin kendine özgü dinamikleri, ideolejileri vardır.
Nasıl İzmir ile ilgili, ‘CHP ağacı aday yapsa kazanır’ mantığı ile düşünülüyorsa, Güney Doğu’ya devlet ne yatırım yaparsa yapsın ‘DEM’ gerçeği aşılamıyor.
Gelelim Afyonkarahisar’a...
Afyonumuz, milliyetçi, muhazafakar bir yapıya sahiptir.
Devleti önceleyen, İslami değerlere sıkı bağlı bir insan profilimiz var.
CHP Belediye Başkan Adayı Burcu Köksal, her ne kadar kırmızıları giyip, milliyetçi söylemlerle bir seçim propagandası yapsada, Afyon, CHP Genel Merkezinin DEM ile olan ilişkisini örtemiyor.
CHP, terör örgütlerine destek verenlerle kolkola görüntüden uzaklaşmadığı sürece, Şehit ve Gazi Derneğini ziyaret etmek, arkasına Türk Bayrağını alıp görüntü vermeler bir anlam ifade etmeyecektir.
Kaldı ki CHP Afyon’da, tek partili rejimden bu yana hiç bir yerel seçimde başarı gösterememiştir.
MHP’den aday olan Sezer Küçükkurt kardeşim, temiz, pırlanta gibi bir insandır. Lakin en büyük handikapı, her ne kadar gazetecilik mesleği içinde büyümüş olsa da siyaseti bilmemesidir.
Malum siyaset, acımasız, insan öğüten bir değirmen gibidir.
Efendiliğinden taviz vermeden seçim çalışmalarına devam etmesi Küçükkurt için büyük avantaj olacaktır.
Lakin, Sezer Küçükkurt kardeşimin, biraz gölgeden kurtulup, daha ön plana çıkması gerekmektedir.
İYİ Parti adayı Alper Yağcı ise, siyaseti MHP’de yaşayarak öğrenmiş, daha sonra İYİ Parti’ye geçen isimlerden birisi.
Çocukluğundan itibaren siyasette tam bir görev adamı olmuştur. Hem MHP’de, hemde İYİ Parti’de ne görev verilirse ‘hayır’dememiş, partisinin başarısı için çaba sarfetmiştir.
Alper Yağcı’nın kişiliği, dürüstlüğü konusunda kimse bişey diyemez. O’nun en büyük handikapı ise İYİ Parti’de yaşanan çalkantılardır.
Genel Başkan Yardımcısı Hakan Şeref Olgun ve İl Başkanı Muhammet Mısırlıoğlu’nun seçim sürecinde vereceği destek Yağcı için çok büyük önem arzediyor.
Özellikle Mısırlıoğlu’nun Afyon’da gündem belirleme konusunda eline kimse su dökemez.
AK Parti adayı Hüseyin Ceylan Uluçay, önce il başkanlığını, ardından belediye başkan adaylığını kucağında buldu.
En büyük handikapı yeterince tanınmamasıydı. Bu açığı kapatmak içinde, gece-gündüz koşturuyor.
Avantajı ise, insanla O’nu tanıdıkça, ne kadar mütevazi, samimi bir insan olduğunu görmesi.
O’nun dürüstlüğü ve samimiyeti ile ilgili kimse bir eleştiri yapamadığı için, eski yıpranmış isimler üzerinden doğmamış çocuğa don biçip aşağı çekmeye çalışılıyor.
Fakat bilmedikleri birşey var; Uluçay başkan ne kadar kimsenin kalbini kırmayan bir yapısı olsa da ne yapacağını bilen, kimerle yol yürüyüp yürümeyeceğini iyi hesaplayan bir kişidir.
Yanına yakıştırılan isimlerle ilgili gülüp geçtiğine eminiz...
Uluçay başkan’a seçim çalışmalarında Bakanımız Prof. Dr. Veysel Eroğlu’nun vereceği destek öenlidir.
Çünkü, Afyon halkı Veysel Eroğlu Bakanımızı çok seviyor. Yaptığı hizmetleri biliyor.
Kendini gündenmde tutma konusunda kimsenin eline su dökemeyeceği isimlerden olan Mahmut Koçak, aday olup olmayacağı ile ilgili kendisini konuşturmaya devam ediyor.
‘’1 Şubat’ta kararımı açıklayacağım’’ demişti. Ne tesadüf o gün hasta oldu. Kader işte...
BU yazıyı yazarken Koçak henüz kararını açıklamamıştı.
O’nun ne yapacağını bilmem ama şunu çok iyi biliyorum ki, AK Parti’ye gönül veren tüm teşkilat mensupları Koçak’ın aday olmasını istiyor.
Neden mi?
Artık siyaset sahnesinden bir çekilsin diye.
Bu arada Koçak aday olur, AK Parti’yi böler diye el ovuşturan arkadaşlara bir tavsiyem olacak;
Koçak, AK Parti’den ziyade sizin evlerdeki bulguru alır.
Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgura dikkat edin...
